Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu farklı Bölge İdare Mahkemesi kararları arasındaki aykırılığın giderilmesi talebini incelemiştir. İlgili kararda özetle;

Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu’nun kararıyla, ithal eşyanın gümrük kıymetinin belirlenmesinde satış bedelinin esas alınması gerektiği ancak satış bedelinin esas alınması için gerekli koşulların mevcut olmadığının tespit edilmesi durumunda diğer yöntemlere başvurulması gerektiği belirtilmiştir. Satış bedeli yönteminin terk edilme nedenlerinin somut olarak ortaya konulmadığı durumlarda işlemin hukuka uygun olmadığı vurgulanmıştır. Bu çerçevede, ithal eşyanın gümrük kıymetinin artırılması için yapılan ihtirazı kayıtla beyanda bulunmanın, Gümrük Kanunu’nun 242. maddesi uyarınca tahakkuka yapılan itirazın reddine ilişkin işlemin iptal edilmesi ve vergilerin iadesi talebiyle açılan davada işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı yönünde oyçokluğuyla kesin olarak karar verilmiştir.

Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu’nun verdiği bu kararla, 28.07.2021 tarihinden sonra tescil edilen gümrük beyannamelerinde gümrük kıymetinin yükümlünün kendi beyanı ile artırılması durumunda ödenen veya tahakkuk ettirilen vergilerin geri verme ve kaldırma usulü kapsamında yapılan başvuruların reddedilmesi ve bu ret kararına yapılan itirazın reddinin hukuka uygun olduğu belirtilmiştir. Ancak, yükümlü tarafından ihtirazı kayıtla beyan edilen ilave kıymet unsurları üzerinden gümrük kıymetinin tespitinde satış bedeli yönteminin terk edilmesine ilişkin somut olguların gösterilmeden yapılan tahakkuk işleminin ve buna yapılan itirazın reddinin hukuka aykırı olduğu belirtilmiştir.

Ayrıca, 24.11.2023 tarihli Resmî Gazete ‘de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7846 sayılı Cumhurbaşkanı Kararıyla, ithalatta gözetim uygulaması kapsamında ödenen katma değer vergisinin indirim hakkının kaldırılması dikkate alındığında, Danıştay kararı ithalat yapan firmalar açısından daha da önemli hale gelmiştir.”

Konuya ilişkin karara buradan ulaşabilirsiniz.